Ünlü isim İnegöl’e methiyeler dizdi

bir gazetede köşe yazısı yazarak İnegöl’den övgü ile bahsetti.

İnegöl Devlet Hastanesi tarafından 18 Mart Çanakkale Zaferi ve Şehitleri Anma Günü nedeni ile bir program tertip edildi.

İlçe protokolünün bir kısmının katıldığı programda Çanakkale Zaferi ile ilgili anlatımları ile programa renk katan Oyuncu- Yazar Ahmet Yenilmez, İnegöl’den ayrıldıktan sonra kaleme aldığı köşe yazısında ilçemize methiyeler dizdi.

Yenilmez, ulusal bir gazetede yazdığı yazısında şu ifadeleri kullandı:

“Bir toplumda, ehliyet, liyakat kavramları çok önemli, ancak bazı durumlarda yeterli değildir! Evet, ehliyet ve liyakat olmazsa olmazdır, bir başka ifadeyle, var olan süreci, ehliyetli ve liyakatlı insanlar sürdürebilirler.

Ama, asıl sıçramayı gerçekleştirebilmeniz, başkalarıyla aranızdaki mesafeyi kapatabilmeniz için bir başka şeye ihtiyaç vardır ki, o da "yürek"!

Ehliyet ve liyakatı yürekle taçlandırırsanız, sizden ilerde koşanlarla aradaki mesafeyi er ya da geç kapatırsınız.

Aslolan yürektir!

Ehliyetli, liyakatli insanlar, eğer bu vasıflarını yürekle taçlandırırlarsa, sizin göremediğiniz eksiklikleri ya da fazlalıkları bakar ve görür. Bakıp görünce de ne yapılması gerekiyorsa onu yapar. İşin aslına bakarsanız, bireyler de aileler de ülkeler de çağlar ötesine sıçramayı, ancak bu ehliyetli, liyakatli ve yürekli insanlarla gerçekleştirebilir!

Alın size bir güzel örnek: Altı yedi yıl önce, bugün Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı olan Sayın Alinur Aktaş Bey'in, İnegöl Belediye Başkanı olduğu dönemde davetiyle, İnegöl'e gitmiştim, oyun bitiminde Sayın Alinur Aktaş Bey kolumdan tuttu ve beni bir yere götürdü.

Götürdüğü yer, Şehir Müzesi..!

Müzeyi gezdiğinizde, bugünkü İnegöl'ün mobilya alanında, nasıl bugünlere geldiğini gururla görüyorsunuz! Ve ben o günden sonra, nereye hangi şehre gittiysem, hep İnegöl'ü İnegöl'deki Şehir Müzesi'ni anlattım, anlatıyorum!

Perşembe günü Çanakkale Zaferi'mizin 106.seneyi devriyesi münasebetiyle Sağlık Sen İnegöl Şubesi davetiyle, yine İnegöl'e gittim. Oyunumuzu da İnegöl Devlet Hastanesi'nde sahneledim. Oyun çıkışında, bu sefer koluma İnegöl Devlet Hastanesi Başhekimi Sayın Hayrettin Göçmen girdi ve yürümeye başladık.

Aman Allah'ım..!

Sanki, bir müzedeyim! Ama, nasıl bir müze, adeta Türk Tıp Tarihi!

Neler yok? 

Çanakkale'de kullanılan ambulanslar mı desem yoksa her biri bir sanat ürünü, 1900'lerin başından bu yana Türk Tıp tarihinin geçirdiği evreler mi desem..?

Emin olunuz, insan hastaneye girdiğinde kendisini doktora değil de neden hekimlerin eline emanet ettiğini anlıyor!

Hele hele çocuklar için müzenin bir köşesinde oluşturulmuş bölümde, bir görmeliydiniz çocuklar nasıl toplanmışlar da resim çektiriyorlar!

Emeğinize yüreğinize sağlık, yürekli insanlar”

HABER: HARUN ŞEKERLİ