Uludağ'ın eteklerindeki ilçelerinde kadınlar tarafından seralarda üretilen süs bitkisi tohumları, Japonya'ya ihraç edilerek ülke ekonomisine katkı sağlanıyor.
Bursa'nın dağ ilçeleri olarak adlandırılan Orhaneli, Büyükorhan, Keles ve Harmancık'ta uzun yıllar atıl kalan topraklar süs bitkisi seralarıyla ekonomiye kazandırılıyor.
Bölgede faaliyet gösteren iki uluslararası şirketin öncülüğünde gerçekleştirilen sözleşmeli tarımla 20 çeşit süs bitkisi yetiştiriliyor.
İlçelerde binden fazla kadına istihdam oluşturan seralarda yetiştirilen süs bitkilerinin tohumları Japonya'ya gönderiliyor.
Takii Tohum Türkiye Üretim Operasyonları ve Şube Müdürü Sadettin Tezyener, AA muhabirine, bölgedeki süs bitkisi yetiştiriciliğinin 30-35 yıl öncesine dayandığını söyledi.
İlk olarak Syngenta firmasının Orhaneli'nin birkaç köyünde üretime başladığını belirten Tezyener, "Daha sonra diğer köylere de yayılarak bugünlere geldik." dedi.
Tezyener, 4 ilçede binden fazla kadına istihdam sağlandığını kaydederek, "Bin kadına istihdam demek bin aileye destek anlamına geliyor aslında. Bölgede yaklaşık 300 serada üretim yapılıyor. Köyler için paha biçilemez bir iş diyebiliriz. Bizim olduğumuz köylerde göç çok az. Bizim sektörümüz, göçü engelleyen, insanlara da ciddi bir gelir kaynağı sağlayan bir iş. Çoğu köyümüz direkt bu işten geçiniyor. İşimiz aslında çok uzun da sürmüyor. 5 aylık süreçte çalışmalarımız bitiyor ama çoğu ürüne kıyasla kazançlı bir iş." diye konuştu.
Ağırlıklı olarak menekşe yetiştirildiğini dile getiren Tezyener, "Onun haricinde bizim tarla çiçekleri dediğimiz çiçeklerimiz de mevcut. Hem toprakta hem saksıda üretimlerimiz devam ediyor. Toplamda 20'ye yakın türde üretim yapıyoruz. Sektörümüzün bölgeye ekonomik katkısı 35-40 milyon lira civarında." ifadesini kullandı.
Tezyener, seraların kurulumundan, ilaç ve gübreye kadar her şeyi şirket olarak karşıladıklarını belirterek, şunları söyledi:
"Kadınlarımız sadece işçilik yapıyor. Sözleşmeli tarım modeliyle üretimlerimizi gerçekleştiriyoruz. Fiyatları belli, satın alma garantili. Ödeme tarihleri belli olan, her şeyi resmi bir sistemle çalışıyoruz. Bütün desteği ve ekipmanı biz sağlıyoruz. Bu bölgenin iklim şartları bizim için avantaj. Üretimlerimiz de genelde hem verimli, hem kaliteli sonuçlar doğuruyor. Bu yüzden de yabancı firmalar açısından bu bölge olarak ilgi odağıyız. Bizim için bu işin kadınlara yönelik köylerde istihdam oluşturması bu işin farklı bir artı noktası."
Seralarda üretim yapan kadınlardan Mehtap Sarı da yaklaşık 3 yıldır bu işi yaptığını anlattı.
Sarı, gerçekleştirdikleri üretimle hem aile bütçesine hem de ülke ekonomisine katkı sağladıklarını belirterek, "3 yıl öncesine kadar böyle bir imkanımız yoktu. İşimizi severek yapıyoruz. Çok emek veriyoruz. Burada ürettiğimiz tohumun çiçek olarak başka bir ülkede açması çok güzel bir şey." ifadesini kullandı.
Niyaziye Bulut da işini çok sevdiğini dile getirerek, "Daha önce ilçede eşimle börek yapıp satıyorduk. Daha sonra bu işe başladım. İşimizin kolay yanı da var, zor yanı da var. Biz yetiştirip Japonya'ya gönderiyoruz." dedi.