Şahin, işçilerin çalışma koşullarının iyileştirilmesi, adil ücretler alınması ve insan onuruna yakışır şekilde çalışma haklarının alınmasının önemine dikkat çekti.
Şahin’in açıklamasında şu ifadeleri kullandı:
“1 Mayıs Emek ve Dayanışma Günü, dünya genelinde işçi sınıfının haklarını ve emek mücadelesini temsil eden, tarihi bir öneme sahip özel bir gündür. 168 Yıllık bir tarihi mirasa sahip olan işçi sınıfının anlamlı mücadelesi, ne yazık ki günümüzde bile aradığı noktaya gelememiştir. Bu anlamlı gün, işçi sınıfının örgütlü şekilde mücadele etmesi ve haklarını savunması geleneğinin bir ifadesidir.
1 Mayıs’ta hedef işçilerin çalışma koşullarının iyileştirilmesi, daha adil ücretler alınması ve insan onuruna yakışır şekilde çalışma haklarının alınması olmalıdır. Aynı zamanda bu günde işçilerin bir araya gelerek dayanışma ruhunu ve birlik bilincini güçlendirmesi, sosyal adalet ve eşitlik taleplerini seslendirmesi ve emek mücadelesine destek vermesi temel hedeftir.
1 Mayıs’ın amacı; işçi sınıfının emeğinin değerini vurgulamak ve onurlandırmak, ayrıca emeğe saygı duyulmasını sağlamak, emekçilerin haklarının korunmasını talep etmektir. İşçi sağlığı ve güvenliği, işçi hakları, güvenceli çalışma koşullarının sağlanmasını talep etmek en temel haklardır.
İşçi ve emekçi bayramı olarak yıllarca kutlanan veya yasaklardan dolayı kutlanamayan bu gün, tüm işçilerin bir araya gelerek hakları için mücadele etmesi, dayanışma ruhunu pekiştirmesi ve insani çalışma koşullarını, adalet taleplerini dile getirmesi açısından anlamlıdır. Yıllarca hak vermekten ve hak arayandan korkanların hedefinde olan 1 Mayıslar bilinçli olarak kana bulanmış ve yasaklanmasına zemin hazırlanmıştır. Dünya’da ve ülkemizde de yıllarca yasaklanmıştır. Hedefi insanları mutlu etmek olmayan yönetimler her zaman 1 Mayıs İşçi ve Emekçi bayramına karşı olmuşlardır.
Ülkemizde işçi sınıfının geldiği durum özellikle AKP’nin 22 yıllık yanlış ekonomik politikaları yüzünde her geçen gün kötüye gitmektedir. Günden güne bir fabrikanın kapanması veya bir işyerinin kapanması da ayrıca işsizliği artırmaktadır. Atanamayan öğretmenler, iş bulamayan üniversite mezunları ülkenin kaderi durumuna gelmiştir. Dar gelirli artık evine ekmek götüremeyecek duruma ne yazık ki gelmiştir. Bu ekonomik buhranla boğuşan, çalışan kesim yetersiz ücretlere terk edilmiştir. Bütün bunların yanında insanlarımız güvencesiz, sağlıksız, iş güvenliği olmayan ve denetimsiz koşullarda çalışmak zorunda bırakılmaktadırlar. Riskli iş kollarında iş cinayetleri alıp başını gitmektedir. 2024 yılının ilk üç ayında Ülkemizde 425 emekçi kardeşimiz ne yazık ki iş yerinde ki uygun olmayan iş koşullar nedeniyle hayatını kaybetti.
Parti olarak her zaman emeğin, emekçinin yanın yer almayı bir görev ve sorumluluk kabul ediyoruz. Özellikle son yıllarda iş cinayetleri, ücretli çalışanlar ve emeklilerimiz için TBMM’de ki çalışmalarımız ortada duruyor. Bu çalışmaları daha da artırarak ezilenin, emekçinin, dar gelirlinin yanında olmaya devam edeceğiz. Emeğin değerini bulduğu, emekçinin de hakkını aldığı bir dünya bir Türkiye dileğiyle; 1 Mayısların gerçek bir bayram havasında yaşanmasına kadar, mücadeleye devam edeceğiz”
Cuma
21.3 °
Cumartesi
18.3 °
Pazar
5.8 °