Bursa'nın merkez Osmangazi ilçesinin kırsal mahallelerinden Dağakça'da, meşe odunlarından mangal kömürü elde etmek için çalışan köylüler, toz duman arasında mesai yapıyor.
❮❯
Şehir merkezine 35 kilometre uzaklıkta ormanlar arasındaki yaklaşık 500 nüfuslu mahallenin arazilerinin tarıma elverişsiz olması nedeniyle vatandaşlar, her yıl ormanın sağlıklı bir şekilde büyümesi için yapılan kesimlerden kendilerine tahsis edilen odunları yerleşim yerinden uzakta hazırladıkları ocaklarda mangal kömürüne dönüştürüyor.
Derin uçurumların kenarında uzanan dar ve virajlı bir yoldan ulaşılabilen, Uludağ'ın karşısındaki mahallenin çıkışına kurulan köyün engebeli arazisi ve bitki örtüsü, geçim kaynağı olarak mangal kömürü işini adeta teşvik ediyor.
Kadın-erkek takriben 100 kişinin ekmeğini çıkardığı mangal kömürü işinde çalışanlar 200 lira yevmiye ile mesai harcıyor.
Ocaklarda çalışan aileler, kömür yapmak için toplanan odunları, önce dairenin ortasına dikilen uzun bir ağacın etrafında birbiri üzerine çatarak, daire genişleyene kadar diziyor. Daha sonra ağaç yapraklarıyla kapatılan odunların üzerini de toprakla örten köylüler, ocağı ortadaki ağacın çıkarılmasıyla oluşan ağızdan tutuşturup bu kısmı da toprakla kapatıyor.
Yanmaya başlayan ocakta bir sonraki adımda, toprağın en üstünden küçük delikler açılıyor ve yanma devam ettikçe delik açma işlemi en aşağıya kadar devam ediyor.
Ocağa çatılan odunların miktarına göre günlerce süren bu yanma sırasında köylüler, geceleri ocağın yanındaki barakalarda kalarak nöbet tutuyor.
Soğutulduktan sonra külleri temizlenerek ortaya çıkarılan kömürlerin poşetlenmesiyle tamamlanan bu zorlu işlemin ardından elde edilen birinci kalite odun kömürlerini, büyük firmalar satın alıyor.
Odun kömürü işletmecisi Mehmet Ali Özdemir (65), AA muhabirine, yıllardır mangal kömürü imalatında çalıştıklarını söyledi.
Yaptıkları kömürü başta Bursa olmak üzere çeşitli kentlere sattıklarını anlatan Özdemir, "Resmi ocak ruhsatımız var, yaz-kış üretim yapıyoruz. Genellikle yaz sezonunda yapıyoruz, kış sezonunda daha çok zayiat oluyor diye. Dağakça köyündeniz, biz de ailecek çalışıyoruz burada." diye konuştu.
Kömür üretim aşamalarından da bahseden Özdemir, altına ince dallardan "yemleme" yaptıklarını vurgulayarak, mangal kömürünün imal edilme sürecinde yaşadıklarına ilişkin şunları söyledi:
"Çok zor bir iş, gece gündüz başında durmak zorundayız. Ateş kaçar, orman yanar hem de zaiyatımız da çok oluyor. Nöbet tutmazsak deliniyor ocak. Delindiğinde ortasından yalazı çıkar ve ormanlar yanar. İkincisi de havalı yandığı zaman kalorisi düşer kömürün, kalori düşünce daha az kömür çıkar, 5 ton geleceğine mesela 4 ton çıkar. Bu da bizim cebimizden gidiyor. Bursa'ya veya talep olan her yere satabiliyoruz. Kalitesi, odunun yaş veya kuru olması, hızlı ya da yavaş yanmasına göre değişiyor. Biz hem bu çevrede meşe çok olduğu için hem de kalitesi iyi olduğu için bu ağaçtan yapıyoruz. Piynar ağacı daha kaliteli ama hem bu çevrede az, hem de onu nargileciler genelde tercih ediyor."
Özdemir, bu yıl ürettikleri kömürün kilogramını 10-12 lira arasında sattıklarına değinerek, "Bu sene odun ve sunta çok pahalılanınca, kömür fiyatları da yüzümüzü güldürdü. Yılda ne kadar üretim yapacağımızı yağışlar ve mevsimler belirliyor aslında. Çok yağışlar olursa ocak kurulamıyor altı ıslak olacağı için." dedi.