AŞKIM KAPIŞMAK, BAŞARININ SIRRINI AÇIKLADI

“Başarılı insanlar genelde konforunu değiştiren insanlar oluyor.”dedi.

Beşinci Mevsim Kültür ve Sanat Merkezi’nde düzenlenen seminere İnegöl Belediye Başkan Yardımcısı Rıdvan Kocaağa, MÜSİAD İnegöl Şube Başkanı Mehmet Döngel, MÜSİAD Kadın İnegöl Başkanı Ülkü Kocaoğlu, MÜSİAD üyeleri ile çok sayıda davetli katıldı.

Seminer öncesi söz alan MÜSİAD Kadın İnegöl Başkanı Ülkü Kocaoğlu, “Kadın, sosyal yaşamın belirleyici ve tanımlayıcı unsurudur. MÜSİAD olarak, iş dünyasında da kadının varlığını önemsiyoruz. MÜSİAD Kadın olarak, öncelikle kadının iş hayatında bir sorun değil çözüm olduğunu anlatmak ve iş kadınların yeni bir yaklaşım ile piyasaları güçlendirdiğini görmek istiyoruz. İstihdam oluşturma, eğitim ve girişimciliği geliştirme, iş gücü piyasalarına daha iyi erişim sağlama ve fırsat eşitliği gibi yollarla kadınlarımıza daha fazla imkân sağlanmasını amaçlamaktayız. 300 ü aşkın kadın üyesiyle, en fazla kadını içinde bulunduran iş dünyası örgütlenmesi olan MÜSİAD Kadın, bu sayıyı daha da artırarak, iş hayatında yer alan kadın girişimci sayısını, hedeflenen düzeye yükseltmek için çalışmalarını hız kesmeden sürdürüyor.”dedi.

Daha sonra sahneye çıkan Davranış Bilimleri Uzmanı ve Yazar Aşkım Kapışmak, şunları söyledi:
“Bir alışkanlık dünyasında yaşıyoruz. İşleriniz iyi gitsin mi istiyorsunuz? Doğru insanı bulmak istiyormusunuz? 3 ay boyunca konforunuzdan çıkarsanız, yani alışkanlıklarınızın dışına şeyler yaparsanız, bakın yaşayacağınız şeyleri izleyin. Hayat bize bela, hayat, engel, sıkıntı adını ne koyarsanız onları yaşatarak bizi konfordan çıkartıyor. Örnek veriyorum. Her gün kahve mi içiyorsunuz? Bunu 1 hafta içmeyin kötü duyguya gireceksiniz. Aranızda çok konuşan varsa arada az konuşsun çıldıracak.  O duyguda kalabildikçe 21 günden sonra olay değişmeye başlıyor. Beyninizde yolaklar oluşmaya başlıyor. Demans, alzheimer, unutkanlık ve belli bir yaştan sonra yaşanan bütün bedensel hastalıklarında kötü duygu aktarımı vardır. Yani bu kanser, tansiyon, şeker, kalp bunlar genelde yaşın getirdiği hastalık değil, tamamen psikolojik. Çünkü taşıyamadığı duyguları bedene atıyor. Açıkçası bedende bir hastalık üretmek “Derdim var” demekten daha konforlu. Şuram ağrıyor demek daha kolay. Doktora gidiyorsun geliyorsun ilaç kullanıyorsun ama “Derdim var” diyemiyorsun. Çocukluğumda şunu yaşadım diyemiyorsun. Sağlıklı ilişki yaşayamayan insanlar kötü duyguyu yaşadıklarında bunu kişiselleştiriyor ve o kişi ile ya küser ya tartışır yada mesafe koyar. Bir duygu sizde 1 gün içinde çok kalıyorsa bir insana bağlı. O duyguda şunu sormak lazım. “Bu duyguyu ben çocukluğumda ne zaman yaşadım” Oturup düşündüğünüzde geçmişteki anıyı bulup, orada da aynı duyguyu yaşadım dediğinizde, o duygu azalmaya başlıyor. Konu o duygu senin 13 yaş öncesinde ne zaman atıldı. Onu bulmazsak aynı şeyi yaşarız.  Hep aynı olaylar başınıza gelir onları çekmeye başlarsınız. Bu değişmez bir kural.  Sağlıklı bir ilişkimi istiyorsunuz? O yüzden lütfen haftada 1 gün en sık yaptığınız alışkanlığınızı değiştirirseniz, bunu yaparken de o kötü duyguyu taşıyabilecek cesaretiniz varsa, birkaç gün sonra beyniniz farklı çalışmaya başlıyor. Bu sefer dikkatin başka yerlere kaymaya başlıyor. O yüzden başarılı insanlar genelde konforunu değiştiren insanlar oluyor.”